Hakkımızda
Dergi, adındaki vurgunun da işaret ettiği gibi bir sosyoloji dergisidir. Sosyolojinin diğer bilim dallarıyla, söyleme biçimleriyle, sanat türleriyle, insanlık halleriyle ne kadar yakın komşu olduğu gerçeği tartışma götürmez. Toplumu anlama, kavrama, insanla hemhal olma adına nice kaynağı kendi duvarını örmede gerekli harç olarak görmektedir. Bu bağlamda tarih, sanat, edebiyat, ilahiyat, coğrafya, antropoloji, psikoloji ve diğer beşeri bilimlerle ünsiyet bağı kurmaktadır. Disiplinler arası yaklaşımı önemsemekte, insan ve toplum gerçekliğinde bütün okumalara yer vermektedir. İnsan ve toplumun derdi, acısı, aşkı, imkân ve sorunları Sosyoloji Divanı'nın mecrasıdır. Ancak okuma biçiminde, sosyolojik dili ve bakışı öncelediği aşikârdır. Yeni bir sosyolojik okuma ve bakış geliştirebilme, var olan birikimden hareketle bir sosyoloji geleneği oluşturma adına böylesi bir zeminden hareket etmektedir. Sosyoloji Divanı, akademik ve bilimsel bilgi ile diğer bilgileri harmanlamakta, kendine dâhil etmekte, içeriğini böylece zenginleştirmektedir. Teorik ve kuramsal olanla güncel olan arasındaki bağı mercek altına almakta; güncelden teoriye, teoriden güncele geçişler yapmayı önemsemektedir. Büyük tarihsel ve toplumsal sorunlar ile biricik insanın küçük sorunlarının birlikte yer aldığı insanlık gerçeğini, mikro ve makro ayrımı yapmadan, mercek altına almaktadır. Bu yüzden akademik metinlerin yanında deneme, inceleme, portre, şehir, mekân, sinema ve fotoğraf yazılarına da yer vermektedir. Bir düşünce dergisi olmayı, sosyolojik bakış ile edebî ve entelektüel bakışı, akademik dil ile edebiyat dilini yakınlaştırmayı amaçlamaktadır. Bilimsel metnin öncelikle entelektüel bir metin olduğunu keskince söylemekte, genel düşünce iklimine, edebiyat ve düşünce ortamlarına dâhil olmaksızın bilim üretmenin pek mümkün olmayacağını bilmektedir. Bu esasları gözeterek sosyolojide yeni bir soluk olmayı, farklı bir sosyoloji fikriyatı geliştirmeyi düşünen Sosyoloji Divanı, kendi sözüne ve diline yaslanarak yürümekte ve konuşmaktadır.